Eren Akbaba 61 (2.yazı)

 "Çünkü insan, birey olarak yalnız kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda, bilinçli veya bilinçsiz olarak, kendi çağının ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar..." 


Thomas Mann'ın 'Büyülü Dağ' romanında geçen bu cümle hakkında ne düşünüyorsunuz? 


 


İnsan, yaşadığı hayat itibariyle sadece bir birey gibi gözükür. Çünkü bu, onun hayatıdır ve kendisi yaşar ardından da ölür. Ancak daha geniş bir perspektiften bakılsa veya incelense, sadece bir kişinin yaşamından ziyade görülecek olan , ( bireyin toplumla paralel yaşamasından ötürü) çağının toplumu ,yani alıntıda geçen, çağdaşlarının hayatıdır. Bunun bilinçli ya da bilinçsiz olması da bireyin kendisinin yaşamını, toplumun geri kalanıyla ne kadar bağlantılı gördüğüyle alakalıdır. Kendini aykırı gören bir kişi dahi topluma paralel yaşamaktan kaçamaz. Bu sayede birbirlerinin hayatlarını yaşadıkları söylenebilir. Düşünün ki kendi başınıza, hiç sosyallik olmadan yaşıyorsunuz. Günümüz sosyal hayat yapısında rastlanılabilecek bir durum. Ancak ne olursa olsun kendinizi insanlıktan koparamazsınız. Bir parçanız hala ortak olmak zorunda. Belki giydiğiniz bir kıyafet belki yediğiniz bir çikolata.  Bu sebeple bu alıntıda anlatılanı doğru anladıysam oldukça doğru bir çıkarım. Ki tarihi incelemeler göz önüne alındığında bu fikir oldukça mantıklı. Örnek vermek gerekirse; Osmanlı döneminden bir dükkan sahibinin günlüğünü bulsaydık ve başka bir bilgimiz olmasaydı, o bir kişinin hayatını anlayarak yaşadığı toplumun veya sosyal yapının nitelikleri konusunda fikir sahibi olurduk. Çünkü dükkan sahibinin yaşadığı hayat sadece kendisinin değil çağdaşlarının da hayatıdır. Yazarın bu durumu böylesi bir şairanelikle belirtmesini oldukça beğendim.  Şuan göremiyor olabilsem de çıkarılabilecek farklı yorumlar olduğuna da inanıyorum. Çünkü hayat yaşamak sadece günde ne yaptığınızla ilgili değil. Bireyin düşündüğü herhangi bir düşünce bile buna ek ve farklı bir şey sayılabilir. Kitabı ilk fırsatım olduğunda okumayı düşünüyorum. Söz gelimi, bireyin yaşamı sadece kendisinden ibaret değildir. Yaptığı şeyler, hisleri, fikirleri, sevdikleri, sevmedikleri her şey bir bütünle bağ taşır.

Comments

Popular posts from this blog

Naz Karababa (2.yazı)

İkra Eylül Döner (2.yazı)